VINO GATO NEGRO

GATO NEGRO WINE

Foto ©Aybige Mert

Çin eriştesinin yanına, Kedi Defteri’nin mahzeninden kedili ve uluslararası ödüllü bir Şili şarabı iyi gider diye düşündüm.

Gato Negro (Kara Kedi), 1960 yılında doğmuş olan ve Viña San Pedro tarafından And Dağları’nın vadilerinde yetiştirilen üzümlerle üretilen bir şarap markası. En çok satan Şili şarabı olma özelliğine sahip olan bu yarım asırlık markanın, 80 ülkede daha tüketicisi bulunuyor. Her 1 saniyede, dünyanın bir yerlerinde 2 şişe Gato Negro açılıyor.

Ben Gato Negro ile İstanbul’da bir restoranda tanışmıştım. Daha sonra Şili’ye gittiğimde orada her yerde Gato Negro satıldığını görmüş ve son derece makul fiyatlı bu şarabın ülkemizdeki fiyatını düşününce ne kadar pahalıya şarap içtiğimizi bir kez daha farketmiştim.

Fotoğrafta figüranlık yapan üzümler, bizim Bozcaada’daki bağın şaraplıkları. Kedinin önerisi: Gato Negro Cabernet Sauvignon ve Gato Negro Carmenère.

FIDEOS CHINOS CON VERDURAS Y POLLO

NOODLES WITH VEGETABLES AND CHICKEN

Foto ©Aybige Mert

Ey okur! Bu bir Çin yemeği tarifi değildir. Bu yemek, bir Çin yemeği olmak iddiasında değildir, bir Çin ürünü olan noodle (Çin eriştesi) ile bizim ev usulü pişirilmiş, Çin esintili uydurma bir yemektir.

Pişirme işlemine başlamadan önce malzemeleri fotoğraftaki şekillerde doğrayıp hazırlayın. Bu yemeği evde hep Kerim pişiriyor ve bazen taze soğan, soya filizi ve badem de ekliyor. Bir paket Çin eriştesi 400 gr. ve içinde 6 parça bulunuyor. 4 parçadan 4 porsiyon çıkıyor ama bu bizim evde 2 dev porsiyona eşdeğer oluyor.

Derin bir tavada, tercihen wogda sarımsakları, aromalarını bırakacak kadar zeytinyağında çevirdikten sonra, yanıp acılaşmamaları için tavadan alın. Tavaya, küp küp kesilmiş tavukları atıp, üstlerine 2 yemek kaşığı kadar soya sosu ekleyip, harlı ateşte dışları beyazlaşacak kadar çevirin. Sebzeleri de, önce sert ve en zor pişenlerden başlayarak (havuç, soğan, salatalık, kabak, mantar, biberler, gibi)  pişme durumuna göre birkaç dakika ara ile tavuklara ekleyip karıştırmaya devam edin. Ateşten almadan önce, birer fiske baharat ve 125 gr. kadar tatlı-ekşi sos ekleyin. Bu arada bir tencerede haşlayıp süzdüğünüz Çin eriştelerini de bu tavadakilere ekleyip karıştırın. Afiyetle yiyin.

Fotoğraftaki kedili çubukları 2005’te Şangay’dan almıştım. Çubuklardaki, uğurlu Maneki Neko (el eden kedi), bilâhare Kedi Defteri’nde yerini alacak.

Bu arada, ellerine sağlık Kerim…

LAS CAMAS DE GATO FAT BOY

FAT BOY BEANBAGS FOR CATS

Bu aralar bazı kafeleri istila etmiş olan içi köpük dolu yumuşak pufların, şık kedi yatağı versiyonu. Her ne kadar o “armut” olarak tanımlanan puflardan hoşlanmasam da, üstüste dizilmiş hali hiç fena görünmeyen bu yatakların, fotoğraftaki haliyle, yüksek yerlerde yatmaktan hoşlanan kedi cemaatinin hoşuna gideceğinden eminim. Tabii insanları altılı kule için altı misli para ödemeyi kabul ederlerse.

Modern ve renkli dekorasyonlu evlerde yaşayan pisiler düşünülerek tasarlanmış bu kedi yatakları, 65 cm. çapında, 10 cm. yüksekliğinde. Leke, nem ve kokuya dirençli, çıkarılabilir, yumuşak ama dayanıklı naylon kılıfı, makinede yıkanabiliyor. Fat Boy kedi yataklarının altı ayrı renk seçeneği bulunuyor.

LA ODISEA DE HOMERO

HOMER’S ODYSSEY

Geçen hafta, bu ay piyasaya çıkmış olan iki güzel kedi kitabı aldım. Bunlardan biri, benim başlıkta orijinal adını yazmayı tercih ettiğim ama Martı Yayınları tarafından basılırken dilimize Sevgi Bağı adı ile çevrilmiş olan ve bir gün içinde içer gibi okuduğum bu kitap.

Yirmili yaşlarının ortalarında, iki kedisiyle birlikte yaşayan Gwen Cooper’ın, iş ve özel hayatında sıkıntılı bir dönemden geçerken yaşamına giren Homeros isimli kör bir kara kedinin iç ısıtan öyküsü bu kitap. Homeros’un, henüz iki haftalık ve ölmek üzereyken sokakta bulunup, gözlerindeki enfeksiyon yüzünden ölmemesi için, genç ve idealist bir veteriner tarafından gözleri alınarak kurtarılması ile başlayan ve kitabın yazarı Gwen Cooper’ın yaşamına girerek, onun ve tanıştığı diğer insanların yaşamına sihirli bir dokunuş getiren  öyküsü. Azmi, coşkusu, maceraperestliği ve yaşama inadı ile efsane yazan Homeros’un öyküsü.

Kaçırmayın, okuyun, sizi de derinden etkileyecek olan küçük kara adam Homeros’la tanışın.

Fernando Ascani’nin renk cümbüşü çizimlerini, özellikle de beyaz bıyıklı kara kedilerini çok seviyorum. Bir gün bir yerde bir sergisine denk gelebilmeyi umuyorum.

Çalışmalarını kediler, hayvanlar ve ağaçlar olmak üzere üç başlıkta toplayan Rosario doğumlu Arjantinli sanatçı Fernando Ascani, yaşamını Buenos Aires’te sürdürüyor.

LOS GATOS FINLANDESES

FINNISH CATS

Foto ©Aybige Mert

Kara kediler… Ahşap kediler… Güzel kediler…

Teşekkürler Kerim.

LOS GATOS DE CAROLE FLEISCHMAN

CAROLE FLEISCHMAN’S CATS

Ayhan Sicimoğlu dünyanın hayranlık uyandırıcı çeşitli köşelerine gidip, gezip, “Hastasıyız” diyor ya, bu kedilerle benim aramdaki ilişki de böyle tanımlanabilir.

Amerika Dallaslı seramik sanatçısı Carole Fleischman’ın, küçük bir kil parçasını şekillendirerek, tek tek elde ürettiği ve  özenle pişirdiği bu eşsiz parçalar, birkaç yıldır meşhur “koleksiyona katılacak kediler” listemde sıralarını bekliyorlar.

Yüce, gizemli ve olağanüstü kediye ithaf edilen bu pisilerin diğer kardeşlerine, Carole Fleischman’ın internet sitesinden ulaşabilirsiniz.

Hastasıyız!

Kanada Torontolu folk art sanatçısı Tascha’nın, en beğendiğim resmi olan Frida ve Kara Kedi’yi eklemek istedim bu hafta Kedi Defteri’ne. Frida Kahlo’yu seviyorum. Kara kedileri seviyorum. Bu resme bayılıyorum.

Ontario College of Art and Design mezunu olan ve takı tasarımları da yapan ressam Tascha Parkinson’ın resimlerinin büyük boy baskılarını, kartpostallarını ve kanvas üzerine yaptığı orijinal çizimlerini buradan edinebilirsiniz.

ZEN PARA LOS GATOS

ZEN FOR CATS

BASCAT Y FIBA 2010 TURQUÍA

BASCAT AND FIBA 2010 TURKEY

Foto©Kerim Ökten

FIBA 2010 Türkiye Dünya Basketbol Şampiyonası, cuma günü düzenlenen açılış töreninin ardından 28 Ağustos 2010 cumartesi günü yapılan ilk karşılaşmalarla başladı. Bu sene Türkiye’de gerçekleştirilen organizasyona İstanbul, Ankara, İzmir ve Kayseri olmak üzere dört şehir ev sahipliği yapıyor.

Şampiyonanın maskotu ise, bir Van kedisi olan Bascat. İnternette yapılan oylamada %62 oy oranıyla diğer seçenekleri sollayarak seçilen ismiyle Bascat, beyaz rengi ve biri mavi biri yeşil renkte gözleri ile tipik bir Van kedisi. Bascat’in, Rosina Wachtmeister tasarımlarından epey bir esinlenmiş olan ve hilâl şeklinde tasarlanmış başı ve kulakları, Türk bayrağını çağrıştırıyor. 10 numaralı Türk milli takımı formasını giyen Bascat’in yakasına iliştirilmiş bir de nazar boncuğu var.

İnsanın kulaklarından bile futbol ve coşku fışkırdığı Güney Afrika’daki Dünya Futbol Şampiyonası’yla karşılaştırılınca gayet coşkusuz, sessiz sedasız, zayıf bir tanıtımla süren Dünya Basketbol Şampiyonası’nın finali 12 Eylül 2010 pazar günü İstanbul’da oynanacak.